Anasayfaya Git / Tüm Haberleri Göster

Çeviri ödülü Ahmet Arpad'a

Talat Sait Halman Çeviri Ödülü, Anna Seghers'in ‘Transit' adlı kitabının çevirisiyle Ahmet Arpad'a gitti.


Çeviri ödülü Ahmet Arpad'a

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Türkiye'nin ilk kültür bakanı olan ve geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz Talat Halman anısına her yıl verilen ‘Talât Sait Halman Çeviri Ödülü'nün sahibi Ahmet Arpad oldu. Arpad, Everest Yayınları'nın modern klasikler dizisinden çıkan Anna Seghers'in ‘Transit' adlı kitabının çevirisiyle ödüle layık bulundu.
Başkanlığını yazar Doğan Hızlan'ın yaptığı Talât Sait Halman Çeviri Ödülü Seçici Kurulu yazar, çevirmen ve eleştirmen Sevin Okyay, yazar ve çevirmen Ahmet Cemal, yazar ve çevirmen Yiğit Bener ve yazar Kaya Genç'ten oluşuyor.
Ödül Töreni 20 Aralık Salı akşamı İKSV'de yapılacak.
1942 İstanbul doğumlu olan Ahmet Arpad orta ve lise öğrenimini Alman ve Avusturya okullarında tamamladı. İstanbul Üniversitesi'ndeki Alman Dili Edebiyatı yüksek öğreniminin ardından 1968 yılından bu yana Almanya'da yaşamakta olan Arpad, Alman Dili Edebiyatı'nın ünlü yazarlarını Türkçeye kazandırdığı için 2012 yılında, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, Goethe Enstitüsü, Robert Bosch Vakfı ve S. Fischer Vakfı tarafından ortaklaşa verilen Tarabya Çeviri Ödülü'ne layık görülmüştür.
‘Transit': Bir sürgün öyküsü
Kaçış, sürgün ve mültecilik gibi güncelliğini bugün de koruyan sorunları ele alan en önemli modern klasiklerden olan ‘Transit', belgesel ile kurmacayı bir araya getiren sarsıcı bir roman. Kitap, Anna Seghers'in kendi deneyimlerine ve kaçış hikâyesine dayanıyor. Yahudi kökenli Seghers, Nazilerin işgali sırasında Fransa'da yaşayan bir komünistti. Aralarında André Breton ve Claude Lévi-Strauss'un da bulunduğu kaçaklarla birlikte Marsilya'dan Meksika'ya ulaşmayı başardı. Bu çarpıcı kaçış öyküsü ve sürgün, Transit gibi etkileyici bir romanın ortaya çıkmasını sağladı.
1937 yılında bir Nazi toplama kampından kaçan Seidler sonunda kendisini Marsilya'da bulur. Burası, Amerika'ya ulaşmak isteyenlerin kaderini belirleyecek, çeşit çeşit dramların yaşandığı, transit vizesi alma çabasında insanlık sınavı verilen son duraktır. Seidler tesadüf eseri Weidel adlı yazarın kimliğine bürünür. Almanların geldiğini öğrenen Weidel bir otel odasında intihar etmiş; adını, yazdıklarını, transit vizesini hatta hayatının yaşamadığı kısmını adeta Seidler'e miras bırakmıştır! Weidel karakterinde, vize alamayacağını anladığında, ‘Pasajlar'ın notlarıyla ağzına kadar dolu bavulunu geride bırakarak Portbou'da intihar eden Walter Benjamin'in gölgesini görmemek olanaksızdır.


Kaynak: www.radikal.com.tr



Anasayfaya Git / Tüm Haberleri Göster